Küresel ekonomi ve özelde deniz ticareti ve taşımacılığı dünya çapında etki gösteren koronavirüs salgınıyla birlikte hızla değişti. Daha büyük konteyner gemilerine ve yüksek navlunlara evrilen piyasalar bu kez Rusya-Ukrayna arasında yaşanan savaşla Karadeniz’de büyük dalgalanmalara neden oldu. Konuyu Filika Haber için Safir Gemi sahibi Ahmet Keskin değerlendirdi. Filika Haber’e özel açıklamalarda bulunan keskin piyasaların 1990’dan beri ilk defa bu kadar yüksek olduğunu söyledi. Aynı şekilde piyasaların şu an savaş nedeniyle siyasi etkilere açık olduğunu da belirten Keskin armatörlerin yatırımlarını yaparken dikkatli davranmalarını önerdi.
“KARADENİZ’DE ÖZEL BİR YÜKSELİŞ SÖZKONUSU”
Geçmiş dönemle bugün ki piyasaların değerlendirmesini yapan Ahmet Keskin şu ifadeleri kullandı:
Pandemi dönemi ile şimdiki dönemi karşılaştıracak olursak, piyasalar yine yüksekti. Fakat 1990’dan bu yana ilk defa bu kadar yüksek oldu. Geçen yılın ilk çeyreği değil fakat 2021’in son çeyreği ile paralel bir yükseliş piyasaya hakim. Burada pandemi dönemini ve şu an devam etmekte olan Rusya-Ukrayna savaşı dönemini en net şu şekilde karşılaştırabiliriz; pandeminin ilk zamanlarında tüm Akdeniz ve Karadeniz havzası yüksek piyasanın içindeyken şimdi Karadeniz havzasına özel bir yükseliş sözkonusu.
Karadeniz’de savaş sonrası bir yükseliş piyasası var. Özellikle savaş bölgesinde yoğun bir hareketlilik var. Burada navlunlarda savaş büyük ticari etkisi oldu. Savaşta yaşanan sıkışıklık bunun temel nedenlerinden. Bölgeden çekilen gemiler de oldu. Özellikle Avrupalı armatörler bölgeden neredeyse tamamen çekildi. Onların çekilmesi gemi arzını azalttı.
“PİYASADAN ÇIKAN 50 GEMİ BİLE BİR ÇOK ŞEYİ ETKİLİYOR”
Karadeniz’de piyasanın çok derin olmadığını belirten Safir Gemi ve Taşımacılık sahibi Ahmet Keskin savaş zamanında sigortaların durumunu belirtirken arzda yaşanan küçük bir düşüşün bile navlunlara büyük etkisini belirtti. Keskin konu hakkında şunları söyledi:
Ambargo konusunda da belirsizlikler var. AB Rusya’ya ambargo uyguluyor fakat mal alırken alıyorlar. Şu an marketin karışık bir durumda olduğunu söyleyebiliriz. Şu an navlun piyasalarının neye göre şekillendiği belirli değil. Savaş son bulup gerekli ateşkes sağlandıktan sonra daha belirli bir durum alacaktır. O saatten sonra Ukrayna’nın yeniden yapılanması ve yapılacak yatırımlar olacak. Ukrayna’da biriken mallar limanlara yığılacak. Burada piyasaya artı 5 yük girdiği zaman dahi koster bir anda yukarıya çıkıyor.
Burada çok büyük bir derinlik yok. Piyasadan çıkan 50 gemi bile bir çok şeyi etkiliyor. Biz bölgeye yakın olduğumuz için orada yaşanan dalgalanmaları diğer ülkelere göre çok net hissediyoruz. Mesela P&I’lar ben bu riski kabul etmiyorum sigorta yapmıyorum bu bölgede derse bu bile bir çok şeyi değiştirir.
“FARKLI LOKASYONLARDA TİCARETİ GELİŞTİRMEKTE BÜYÜK FAYDA GÖRÜYORUM”
Şu an çok temkinli olunması gereken bir dönemden geçildiğini belirten Keskin armatörlere ve deniz ticaret piyasasında yatırım yapanlara şu tavsiyelerde bulundu:
Oluşan navlun fiyatları yükselmeler ve düşüşler tamamen dış etkenlere ve siyasete göre şekilleniyor. Dış etkenler de çok hızlı değişiyor. Armatörler bu noktada çok dikkatli yatırımlar yapmalılar. Farklı lokasyonlarda ticareti geliştirmekte büyük fayda görüyorum. Türk armatörlerinin sadece Karadeniz’de çalışmaları sağlıklı değil. Sigortalar yarın biz Karadeniz’de sigorta yapmıyoruz derlerse bölge korsan denizine dönebilir. Yani Türk artık ticareti ve lokasyonu genişletmeli. Özellikle Afrika bölgesinde çok büyük bir potansiyel var. Aynı zamanda bölgede çok fazla gemi arzı da yok. Şu an Afrika’nın belirli bir kaç Avrupalı armatörün elinde olduğunu söyleyebiliriz. Bu armatörler afrika bölgesinde büyük karlar ile çalışıyorlar. Armatörlerimizin yumurtaların tamamını tek sepete koymaması gerekir. Özellikle hepimizin bu bölgeye kanalize olmalıyız. Bu kısa vadeli bir planlama ile olmaz fakat orta ve uzun vadede Afrikaya açılmalıyız. Bizim orada bir acenta ile başlayıp en azından ticaretin yönünü tespit etmek istiyoruz. Oradaki ticari kısmı değil fakat gemi kısmını domine edebiliriz. Bizim ticari cesaretimiz Avrupalı armatörlere göre fazla ve sermaye birikimine onlardan daha fazla ihtiyacımız var. Bu bizim sorun çözme yeteneğimizin fazla olmasını etkiliyor ve bizi başarılı kılabilecek bir etken. Türk denizcilik tarihi çok eski değil ama her gün güçlenerek devam ediyoruz. Şu an denizcilikte büyük bir atılım var. İyi ve kötü piyasalardan geçerken çok şey öğrendik. Özellikle finansal risk yönetimi bu konuda ilerliyor. Türk denizciliği bu finansal risk yönetimini ülke olarak öğrendik.
“TEKNOLOJİ İLE BİRLİKTE İLERLEYECEĞİZ”
Açıklamalarında gelişen temiz enerji teknolojilerine de değinen Ahmet Keskin, sıfır emisyon teknolojilerinin kendileri için önemli olduğunu belirterek, “Temiz enerji konusu bizim için oldukça önemli. Bu işin uzun vadede insansız çalışan gemilere ve karbon salınımsız bir sektöre gideceğini biliyoruz. Günümüz itibariyle henüz yatırım yapılacak kadar olgunlaşmamış olsa da zamanı geldiğinde bu işin içinde olmak zorundayız. Batarya teknolojileri ve alternatif yakıtların düzenlemesiyle süreç hızlanacaktır. Bizler de teknolojiyle birlikte elbette ilerleyeceğiz.”
You must be logged in to post a comment Login