Connect with us

Çevre

Mikro plastiklerle ilgili en çok sorulan 4 soru!

Published

on

Plastikler dayanıklıdır. Bu onların büyük avantajı. Ancak kontrolsüz bir şekilde çevreye salınmaları durumunda bu avantaj dezavantaja dönüşmektedir. Mevcut bilgilere göre organik maddelerde olduğu gibi doğal bozunma önemli ölçüde gerçekleşmemektedir. Bu nedenle plastik atıklar da onlarca yıldır okyanuslarda birikiyor . Bu küresel atık sorunu büyümeye devam ederken, tüm yönleri bilimsel olarak araştırılmamıştır.

1. Plastik atıklar okyanuslara nasıl karışıyor?

Denizlerdeki plastik atıkların çoğu karadan geliyor. Buradaki temel sorun, birçok ülkede imha yollarının yetersiz veya güvensiz olmasıdır. Atık bertarafının bulunmadığı yerlerde insanlar genellikle vahşi depolama alanları oluşturulmasına, atıkların yakılmasına veya doğrudan çevreye atılmasına yardımcı olur.

2. Plastik atıklar okyanuslarda nasıl dağılıyor?

Bugüne kadar 100 milyon tondan fazla plastik atığın okyanuslara karıştığı tahmin ediliyor. Yüzde 1’den azı okyanus yüzeyinde yüzerken, yüzde 33’ü kıyılarda ve deniz tabanında birikiyor. Plastik atıkların diğer yüzde 27’si kıyı sularında, yüzde 39’u ise yüzey ile deniz tabanı arasında bir yerde açık okyanusta bulunuyor. Plastik atıklar okyanusların yüzeyinden derin çukurlarına kadar her yerde bulunur. Güney Pasifik veya Kuzey Kutbu gibi uzak bölgelerde bile mevcuttur.
Tüm plastik parçacıkların yaklaşık yüzde 60’ı başlangıçta okyanus yüzeyinde yüzüyor. Böylece okyanus havzalarının büyük dairesel akıntı sistemlerinde de birikirler. Dairesel hareket suyu girdapların merkezine doğru iter ve orada batmaya başlar. Küvette olduğu gibi yüzen malzeme batan suyun üzerinde kalır.

3. Okyanustaki plastik atıklar nasıl değişiyor?

Okyanuslar çoğunlukla soğuk ve karanlıktır. Yalnızca su yüzeyine yakın yerlerde ve kıyılarda plastik döküntülerin parçalanmasını teşvik eden koşullar hakimdir. Burada, UV radyasyonunun, ısının ve dalga etkisinin etkisi altında, daha büyük çöpler mikro ve nanoplastik haline gelinceye kadar giderek daha küçük parçalara bölünür. Plastiklerin biyobozunması, yani yeniden mineralizasyonu denizde önemli ölçüde mevcut değildir.

4. Okyanustaki plastik atıkların deniz canlıları üzerinde ne gibi etkileri vardır?

Helgoland'daki Gannet'ler

Hayvanlar ağ, ip, folyo gibi plastik çöplere dolandıklarında boğuluyor, midelerini doldurduklarında ise açlıktan ölüyorlar. Özellikle plastik parçaların av hayvanları ile karıştırılması balıkları, kaplumbağaları, deniz kuşlarını ve deniz memelilerini tehlikeye atıyor. Almanya’nın Helgoland adasındaki bu sümsük kuşları, yuvalarını inşa etmek için ağlardan ve taşıyıcı halatlardan elde edilen plastik malzemeleri kullanıyor. Ne yazık ki, hem genç hem de yetişkin kuşlar materyale kapılıp kendilerini boğuyor ya da açlıktan ölüyor. Fotoğraf: Mark Lenz

Depozito besleyici: Kum kurdu

Birçok deniz omurgasızı, mikroplastik parçacıkları yiyecekleriyle birlikte yutar. Deniz bentik ortamlarındaki önemli bir ekolojik grup, yiyeceklerini tortuyla birlikte alan, kurtçuklar veya deniz hıyarları gibi tortu besleyiciler olarak adlandırılanlardır. Kum kurdu ( Arenicola marina ) bu gruba aittir. Mikroplastikler, yuttuğu kumla birlikte mide-bağırsak kanalından geçerek kumun sindirilmeyen bileşenleriyle birlikte dışarı atılıyor. Fotoğraf: Mark Lenz

Filtre besleyici: mavi midye

Bir diğer önemli grup ise, su kolonundan yiyecek parçacıklarını filtreleyen midye ve midye gibi filtre besleyiciler olarak adlandırılanlardır. Mavi midyeler tipik filtre besleyicilerdir. Aynı zamanda filtreleme aparatı görevi de gören hassas solungaçları plastikten kirlenmiş veya zarar görmüş olabilir mi? GEOMAR’dan Thea Hamm ve Mark Lenz , mikroplastiklerin midyeler üzerindeki etkilerine ilişkin bugüne kadarki en uzun laboratuvar deneyinin sonuçlarını 2021’de yayınladı.